Uluslararası Hukukun İhlali": Kuveyt'ten İsrail'e Batı Şeria Tepkisi
Kuveyt, İsrail parlamentosu (Knesset) tarafından ön onaydan geçirilen, işgal altındaki Batı Şeria ve buradaki yerleşim yerleri üzerinde İsrail egemenliğini kurmayı amaçlayan yasa tasarılarını en güçlü şekilde kınadı.
Kuveyt Dışişleri Bakanlığı, bu adımı bölgedeki gerilimi tehlikeli bir şekilde tırmandıran, barış umutlarını baltalayan "küstah bir ihlal" olarak değerlendirdi.
Kuveyt'ten Sert Kınama ve Uluslararası Hukuk Vurgusu
Kuveyt Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan resmi açıklamada, Knesset'in bu tasarıları onaylama çabası, uluslararası hukukun ve ilgili Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararlarının, özellikle İsrail yerleşim faaliyetlerini kınayan ve yasadışı olduğunu teyit eden 2334 sayılı Karar'ın açıkça ihlali olarak nitelendirildi.
Kuveyt, bu tür yasadışı uygulamaları durdurmak ve bölgedeki yayılmacı politikaları caydırmak için uluslararası topluma ve BMGK'ye yasal ve ahlaki sorumluluklarını yerine getirmeleri çağrısında bulundu.
Barış Çözümüne Yönelik Tehlike ve Talepler
Açıklamada, Kuveyt'in Filistin halkının meşru haklarına ve 1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir devlet kurma hedefine yönelik sarsılmaz desteği yinelendi.
Kuveyt, İsrail'in bu tek taraflı adımlarının, uzun süredir desteklenen İki Devletli Çözüm fırsatlarını ciddi şekilde zedelediğini vurguladı.
Kuveyt'in temel talepleri
- Uluslararası toplumun BMGK'yi göreve çağırarak bu tür yasadışı uygulamalara derhal son vermesi.
- İsrail'in yayılmacı politikalarının uluslararası hukuk çerçevesinde engellenmesi.
- Filistin halkının kendi kaderini tayin etme hakkının korunması.
Max Haber Analiz
Kararın Bölgesel Etkileri ve İki Devletli Çözümün Geleceği
İsrail Knesset'indeki bu ön oylama, sadece diplomatik bir krize yol açmakla kalmayıp, Ortadoğu'daki kalıcı barışın temelini oluşturan İki Devletli Çözüm ilkesini de fiilen geçersiz kılma tehdidi taşıyor.
İki Devletli Çözüm Neden Tehlikede?
İsrail'in Batı Şeria'da egemenlik kurma veya mevcut yerleşimleri (özellikle Ma'ale Adumim gibi büyük yerleşim bloklarını) resmen ilhak etme çabaları, gelecekteki bağımsız Filistin Devleti'nin coğrafi bütünlüğünü ve yaşayabilirliğini ortadan kaldırıyor.
Uluslararası toplum, Filistin Devleti'nin 1967 sınırları temelinde kurulmasını savunurken, İsrail'in ilhak hamleleri, bu sınırların ötesindeki toprakları kalıcı olarak İsrail'e bağlama niyetini gösteriyor.
Bu durum, diplomatik görüşmelerin temel dayanağını ortadan kaldırarak siyasi bir tıkanıklık yaratıyor.
Arap Dünyasından Gelen Ortak Tepki
Kuveyt'in kınaması, bölgedeki yaygın diplomatik tepkinin bir parçasıdır.
Körfez İşbirliği Konseyi (GCC) ve İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) üyeleri de dahil olmak üzere birçok Arap ve İslam ülkesi, bu tür tek taraflı eylemlere karşı ortak bir cephe oluşturarak tepki göstermiştir.
Bu diplomatik birliktelik, İsrail'in bölge ülkeleriyle normalleşme çabaları üzerinde de bir baskı unsuru oluşturarak, Batı Şeria'nın statüsünün Arap-İsrail ilişkilerinde merkezi bir sorun olmaya devam ettiğini teyit etmektedir.
Kaynak: Emirates News Agency
Yorumlar (0)
Yorum Yap
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!