Prens Andrew'ın Royal Lodge İkametgahı Parlamento Gündemine Taşınıyor: Dük Unvanı Risk Altında

Kraliyet görevlerinden çekilen ve tartışmalı isim Prens Andrew'ın davranışları, Windsor'daki 30 odalı Royal Lodge'daki ikametgah düzenlemeleri ve Dük unvanının geleceği, İngiliz Parlamentosu'nda (Avam Kamarası) bir tartışma konusu olma baskısı altında.

Muhalefetten Şeffaflık Çağrısı

Hükümet, Kraliyet ailesinin isteği üzerine, parlamentonun "önemli konulara" odaklanması gerektiğini belirterek Andrew hakkındaki bir tartışma için Avam Kamarası'nda zaman ayırmayı reddetti. 

Ancak, Liberal Demokrat Parti, bu konunun muhalefet partilerinin gündemi kontrol ettiği bir günde tartışılabileceğini belirtiyor:

• Lib Dem Girişimi: Liberal Demokrat kaynaklar, Prens Andrew'ın Royal Lodge'daki kira düzenlemeleri ve unvanı üzerinde "düzgün bir inceleme sağlamak" için muhalefet günlerinden birini kullanmaya hazır olduklarını ifade etti.
• Şeffaflık Talebi: Parti, "vergi mükelleflerinin parasının nasıl harcandığı konusunda şeffaflığın hayati önem taşıdığını" belirterek, parlamentonun Konut İdaresi (Crown Estate) ve Prens Andrew'dan yemin altında ifade vermesini talep etmesini savunuyor.

Sembolik Kira (Peppercorn Rent) Tartışması

Prens Andrew, 2003 yılından bu yana Royal Lodge'da, yalnızca kira sözleşmesinin geçerliliğini sağlamak için sembolik bir miktar (peppercorn rent) ödeyerek fiilen ücretsiz ikamet ediyor. 

Bu durum, Epstein skandalına karışmış bir ismin, vergi mükellefleri tarafından finanse edilen bir lüks içinde yaşamasını sürdürmesi nedeniyle yoğun eleştirilere neden oldu.

Prens Andrew, şu anda unvanının kullanılmasından vazgeçmiş olsa da, unvanın yasal olarak tamamen elinden alınması yalnızca Parlamento tarafından çıkarılacak bir yasa ile mümkün olabilmektedir. 

Andrew'ın, Kral Charles'ın temsilcileriyle Royal Lodge'dan taşınma görüşmeleri yaptığı ancak evin konumu ve yenileme için harcadığı iddia edilen fonlar için tazminat talebi nedeniyle pürüzler yaşandığı bildiriliyor.

Bu tartışma, Prens Andrew skandalının yarattığı mali ve etik yükün, monarşi kurumunun ötesine geçerek doğrudan parlamentonun gündemine taşınması anlamına geliyor.

Kaynak: The Guardian