Ankara’dan Beyaz Saray’a Uzanan Babalık Davası: “Trump’ın Kızı Olduğumu İspatlayacağım”

Ankara’da ikamet eden Necla Özmen, dünya siyasetinin en etkili ismi ABD Başkanı Donald Trump’a karşı "babalık tespiti" davası açarak tıp ve hukuk dünyasını şaşkına çevirdi. 

1970 doğumlu olduğunu ve öz annesinin ABD vatandaşı olduğunu ileri süren Özmen, Trump’ın biyolojik babası olduğunu ispatlamak için DNA testi yapılmasını talep etti. Yerel mahkemenin reddettiği dava, Özmen’in kararlılığıyla istinaf mahkemesine taşındı.

"Senin Baban Bu" Sözüyle Başlayan Gizemli Yolculuk

Necla Özmen, iddiasını kendisini büyüten ailenin itiraflarına dayandırıyor. 2017 yılında Trump’ı televizyonda gören annesinin kendisine gerçeği açıkladığını söyleyen Özmen, o günden beri bu iddianın peşini bırakmıyor.

"Kız Kardeşlerimle Çok Benziyoruz"

Özmen, Trump’ın çocuklarıyla arasındaki fiziksel benzerliğe dikkat çekerek, "Kız kardeşlerimden biriyle çok büyük benzerliğim var. Babayla da benzerliğim çok fazla. İçimde ona karşı bir yakınlık hissediyorum" dedi. Öz annesi Sofya'nın o dönemde NATO görevlisi olan babasıyla tanıştığını iddia eden Özmen, elçilik aracılığıyla ABD’deki mahkemelere de dilekçe gönderdiğini belirtti.

Hukukun Sınırları: Ankara'dan Trump'a DNA Testi Çıkar mı? 

Hukuki açıdan bakıldığında, egemen bir devletin başkanına karşı başka bir ülkede açılan babalık davası, "yargı bağışıklığı" ve "uluslararası tebligat hukuku" gibi devasa duvarlara çarpıyor. 

Türk aile mahkemelerinin, ABD Başkanı gibi yüksek düzeyde korunan bir figürden DNA örneği talep etmesi diplomatik ve hukuki olarak neredeyse imkansız görülüyor. 

Ancak Özmen’in bu iddiayı istinaf mahkemesine taşıması ve ABD elçiliği üzerinden doğrudan Amerikan mahkemelerini zorlaması, davanın hukuki bir sonuçtan ziyade, "kamuoyu nezdinde bir hak arama çabası" olarak kalacağını gösteriyor. Yine de bu dava, Trump’ın popülaritesinin Anadolu’nun bağrında bile nasıl sıra dışı bir yankı bulduğunun en çarpıcı örneği olarak tarihe geçti.

Necla Özmen, gelecekten beklentisini şu sözlerle dile getirdi:

"İnşallah babam olarak çıkar. Tek isteğim kendisiyle yüz yüze görüşmek. İngilizce bilmediğim için nasıl anlaşacağımızı düşünüyorum ama inşallah 2026 bana mutluluk getirir."

Beyaz Saray’da Yaşama Hayali: Türkiye’den Vazgeçmem Ama... 

Özmen, davanın lehine sonuçlanması durumunda Türkiye’den tamamen kopmak istemediğini ancak babası olarak gördüğü Trump’ın yanında yaşamayı tercih edeceğini ifade etti. Şimdi tüm gözler istinaf mahkemesinin vereceği kararda ve ABD Elçiliği’nin bu "sıra dışı" dilekçeye vereceği (veya vermeyeceği) yanıtta. Eğer Trump’tan bir ses çıkarsa, bu Ankara tarihinin en büyük magazin olayı olabilir.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı (İHA)